Nâsır-ı Hüsrev Sözleri
Cahilin yüz faydası, bir zararını karşılayamaz. 24252
Nâsır-ı Hüsrev | cahil |
Vefalı bir insansan, kimseye cefa etmeyi düşünme; kurtla aşinalık köpek huylu olmaktan ileri gelir. 24251
Nâsır-ı Hüsrev | vefa |
Yakarlar meyvesiz ağaçları hep, yaraşan da işte budur meyvesizliğe. 24250
Nâsır-ı Hüsrev | meyve | ağaç |
Önce yol bil, sonra yol göster. Yolu görememişsen mürşitlik davasını bırak. 24249
Nâsır-ı Hüsrev | yol |
Başında değirmen taşı bile dönse, sıkıntılı vaktinde mülayim davran. Kolunun kuvvetine aldanma; zira seninkinden daha kuvvetli kollar vardır. 24248
Nâsır-ı Hüsrev | sabır | sabretmek |
İyilerden ol ve iyilik yapmak için çalış. İyi bir insanı da gönlünden çıkarma. İyi olanlar için herkes dirlik, sağlık ve varlık isterken, kötü kişiler için ise; bütün alemdeki varlıklar ölüm dilerler. 24247
Nâsır-ı Hüsrev | iyi | iyilik |
Söğüt gibi her rüzgarda sallanma, güneş ve ay gibi kararlı ol. 24246
Nâsır-ı Hüsrev | kararlılık |
Bağışlayacağın şeyi Allah için bağışla. Çünkü Allah için her ne verirsen geri alırsın. 24245
Nâsır-ı Hüsrev | bağışlamak |
Utanmak insan ruhunda asıldır. İnsanı insan olarak muhafaza eden de budur. 24244
Nâsır-ı Hüsrev | utanmak |
Akraban da olsa, bilgisizle ilgini kes. Çünkü vereceği sıkıntı, sağlayacağı huzurdan fazla olur. Bilgisiz ve görgüsüz kimseden gece bile kaç ve arkanı dönüp bakma. Sana sağlayacağı faydalarla gönlünü avutma; çünkü onun yüz faydası, bir tek zararını karşılamaz. 24243
Nâsır-ı Hüsrev | cahil | bilgisiz |
Padişah kızınca yakıcı bir ateş olur, ateşe yaklaşma ki yanmayasın. 24242
Nâsır-ı Hüsrev | padişah | ateş |
Arkadaşlığın insan nefsi üzerinde bir tesiri vardır; öyleyse iyi adamlarla konuş. Eğer doğru iş yapan bir insansan, kalbini de doğru tut. Çünkü kurtuluş, doğru ve yerinde işler yapmakla mümkün olur. 24241
Nâsır-ı Hüsrev | arkadaş |
Kendi seviyende olanı komşu edin. 18132
Nasır-ı Hüsrev | komşu |
Kinine yanılıp kimsenin evini yakma, kötülük eden kötülük bulur. 17780
Nasır-ı Hüsrev | kin |
Miras bırakanı öldüren, ona varis olamaz. 17477
Nasır-ı Hüsrev | miras | varis |
Hoşa gitmeyen bir şey söyleme. Çünkü bu sözün karşılığı da hoşa gitmez. Dağda güzel ses çıkar ki, dağ da onu güzel yansıtsın. 15071
Nâsır-ı Hüsrev | söz |
Güzel söyle ki, aksi sedası da güzel olsun. 13454
Nâsır-ı Hüsrev | söz |
Sıkıntı mızrağını yaralı gönle vurma. Mademki ona merhem sürmüyorsun, öyleyse yeni bir yara da açma. 11970
Nâsır-ı Hüsrev | sıkıntı |
İster padişah, ister derviş ya da komutan olsun, elindekiyle yetindikten sonra hepsi birdir. 11752
Nâsır-ı Hüsrev | yetinmek |
Kendi sırrını, senden daha iyi kim saklayabilir? 8378
Nâsır-ı Hüsrev | sır |
Her insan sırdaş olmaz, her testi su tutmaz. 8365
Nâsır-ı Hüsrev | insan | testi | sır | sırdaş |
Soğuk şakalar, insanın değerini düşürür. 6597
Nasır-ı Hüsrev | şaka |
Kendin için beğenmediğin bir şeyi başkasına münasip görme. 6082
Nâsır-ı Hüsrev | öneri | tavsiye |
Cömertlik, mutluluk anahtarıdır. 4151
Nâsır-ı Hüsrev | cömertlik |
Denemediğin bir kimse ile yol arkadaşı olma, görmüş olduğunla, duymuş olduğun şey arasında bir fark gözet. 3237
Nâsır-ı Hüsrev | deneyim | tanımak |