mal ile ilgili güzel sözler
Giderek terbiyesizleşiyorsan, hayatın ne mal olduğunu anlıyorsun demektir. 28840
Bob Marley | hayat |
İlk bakışta âşık oldun oldun adamım, yoksa ikinci bakışta kimin ne mal olduğunu anlarsın. 28821
Bob Marley | aşk |
Para kazan, ama arada bir durup onu elde etmenin sana ne kadara mal olduğunu hesapla. Hiçbir adam karşılığında bir şey vermeden onu elde edemez. Akıllı adam emeğini ve yeteneğini verir. Aptal ise hayatını verir. 28719
Bruce Barton | para | akıllı | aptal |
İktidarın sarhoşluk vermesinden, malın sarhoş ediciliğinden, bilgi sarhoşluğundan, makam sarhoşluğundan kendini koru.Bütün bunların her biri, aklı çalan, saygınlığı sıyıran, kalbi, kulağı, gözü ve dili yararsız şeylere çeviren birer delilik yelidir. 28261
İbnü'l-Mukaffa | iktidar | makam | mal | sarhoşluk |
İşlerinize politikayı karıştırmayın. Her kişinin politik inancı farklıdır. Belirli bir siyasi partiye sempati duyabilirsiniz. Ama başarı arayan kişi politik tercihini işine yansıtmaz. Politikaya endeksli bir iş, bir yere kadar başarılı gibi görünse de bu başarı kalıcı olmaz. Devlete mal satmaya, devlete iş yapmaya dönük tezgah ömür boyu işlemez. 28102
Sakıp Sabancı | iş hayatı |
Okuduğun tutmaz oldu âlimler.Kalktı da adalet arttı zulümler.Terlemeden mal kazanan zalimler.Can verirken soluması zor imiş. 27871
Dadaloğlu | adalet | zalim | ölmek |
Hesap ettim cümle dünya malını. Neticesi, bir top beze dayandı. 27441
Seyrânî | dünya | mal |
Başkalarının büyüklüğünü hisseden ve sevgiyle bunu kendisine mal eden kişiye ne mutlu. Çünkü büyük olmak çok az kişiye bahşedilmiştir. 26560
Franz Grillparzer | büyük |
Her geçen gün ömrü azaldığı halde malı artıyor diye sevinen ahmaklardan olma, ilmin ve amelin artıyorsa sevin. 25994
İmam Gazali | mal | ilim | amel |
Amellerin (güzel işlerin) şahı üçtür: Mal az olduğunda da cömert olmak, yalnızken de Allah'tan korkup haramdan sakınmak, kendisinden korkulan veya bir şey umulan kimsenin huzurunda da doğruyu söyleyebilmek. 25684
Bişr-i Hâfî | üç şey | amel |
Malına cömert, sırrına cimri ol; mal veren aziz, sır veren zelil olur. 24642
Erzurumlu İbrahim Hakkı | cömertlik | sır |
Tek bir kişinin hayatı, dünyadaki en zengin insanın mal varlığından milyonlarca kat daha değerlidir. 24155
Ernesto Che Guevara | hayat | değer |
Bir milletin kültürü kendine mal edebilmesi için, ecnebi diller okuyup kendi diliyle düşünmesi lâzımdır. 18863
Ahmet Hamdi Tanpınar | kültür | dil |
Mutluluk malda değil, candadır; İnsan ancak canı çektiği şeyi elde etmekle mutlu olur, yoksa başkalarının hoşuna giden şeye sahip olmakla değil. 17760
François de La Rochefoucauld | mutluluk | mal | can |
Her sabah iki melek yeryüzüne iner ve biri; "Allah'ım (infak edene) verdiğinin yerine başka mal ver" diye dua eder. Diğeri de "Allah'ım; malını kıskançlıkla elinde tutana zarar ver" diye beddua eder. 16640
Hz. Muhammed | vermek | dua |
İnsanın bunca zahmet çekmesi, hep boğazı ve sırtı içindir; mal toplar, yiyemez; öldükten sonra da vebali altında kalır. 16544
Yusuf Has Hacib | zahmet | mal mülk | vebal |
Zenginlik, büyük mal varlığına sahip olmakta değil, az sayıda ihtiyaca sahip olmakta yatar. 16134
Epiktetos (Epicteto) | zenginlik | varlık | ihtiyaç |
Hesaba çekileceğini bildiği halde, haram mal toplamaya devam eden kimseye şaşarım. 14261
Hz. Osman | haram | mal |
Mal cimride, silah korkaklarda, karar da zayıflarda olursa; düzen bozuktur. 13901
Hz. Ebubekir | düzen | mal | silah | karar |
Fikir sahibi olmaya, mal sahibi olmaktan fazla ihtiyaç duyacağımız gün; gerçekten zenginlik sırrını bulacağız. 13755
Peyami Safa | zenginlik | fikir | düşünce |
Dünyalık ve para eskiden sevilmezdi, ama şimdi müminin kalkanıdır. 13500
Süfyân-ı Sevrî | para | mal | mümin |
Şu dünyalık toplayan ve topladıklarını Allah yolunda harcamayan kimselerin yanına gitmeyiniz. Çünkü böyle bir hareket Allah'ın buğzetmesine sebep olur. Hem olur ki, içinizden biri onların mal ve eşyasını görünce, kendisine verilen nimeti hakir görüverir. 13266
Hz. Ömer | dünyalık | nimetler | karışık |
Cihanda insanlara en pahalıya mal olan şey, hakikattir. 12569
Raif Necdet Kestelli | gerçekçilik | hakikat |
Namussuzca bir düzenle edinilen mal elde kalmaz. 12487
Sofokles | namussuz |