kıskanmak ile ilgili güzel sözler
Kıskançlık sevginin mezarıdır. 28987
Mary Baker Eddy | kıskançlık | kıskanmak |
Kıskançlık sadece genç ve ateşli bir yüzde güzeldir. İlk kırışıklıklardan sonra güven geri gelmelidir. 28874
Alfred Capus | kıskançlık | kıskanmak |
Kıskançlara verebileceğiniz en büyük zarar, iyilik yapmaktır. 28288
John Lyly | kıskanç | kıskançlık | kıskanmak | haset | iyilik yapmak |
İnsanlar kıskançlık dolu olduklarında, iyi olsun kötü olsun her şeyi kötülerler. 28065
Tacitus | kıskançlık | kıskanmak |
Onu kıskanamayacak kadar çok seviyorum. Bununla gurur duymaya karar verdim. 27401
Pierre Choderlos de Laclos | sevmek | kıskanmak |
İnsanın yüreğinde haset kadar köklü bir tutku yoktur. 27378
Richard Brinsley Sheridan | haset | kıskançlık | kıskanmak |
İnsan, kendisinden üsttekini kıskandığı ve kendisinden aşağıdakini de küçümsediği sürece alim sayılmaz. 27084
Muhammed el-Bakır | kıskançlık | kıskanmak | küçümsemek |
Kazandığım ayrıcalığı kıskanıyorlar; bu yüzden bırakın çalışmalarımı, dürüstlüğümü ve bunu kazanma yöntemlerimi kıskansınlar. 26758
Sallust | kıskançlık | kıskanmak |
Kendinizi kıskançlıktan arındırmanız yeterli, o zaman mutluluğunuzu on kat artıracak ve başkalarının sevinçlerini her an kendinize ait hale getireceksiniz. 26667
Paul Heyse | kıskançlık | kıskanmak |
İnsanlar muhteliftir. Bazısı daha kabiliyetli, bazısı daha yakışıklıdır. "Ben niye onun yerinde olmayayım" deme, elindekinden de olursun. 19705
Süleyman Hilmi Tunahan | kıskanmak | kıskançlık | kabullenmek |
Birçok felâketlere öncülük eden hasettir. Haset, manevi varlığı yok eder, iman nurunu söndürür. 18939
Şehâbeddin Ahmed | haset | kıskançlık | kıskanmak |
Sizin küçük saadetinizi kıskanmadan benimseyen, hangi dostunuz var? 17939
Falih Rıfkı Atay | kıskançlık | kıskanmak | dost |
Kıskançlık ruhun hastalığıdır. 17906
John Dryden | kıskançlık | kıskanmak |
Kıskançlık; kendini peydahlayan, kendi kendini doğuran bir canavardır. 17902
William Shakespeare | kıskançlık | kıskanmak | canavar |
Kıskançlık, bir yılan gibi mevki sahibine sokulur. 17889
Sofokles | kıskançlık | kıskanmak |
Kıskanan elde edemez. 17862
İbrahim Şinâsî | kıskanç | kıskanmak |
İnsan ancak bir başkasına ait olan erdem için haset duyar. 17854
Baruch Spinoza | kıskanç | kıskançlık | kıskanmak | haset |
Hasud'un açmazı, hasedinin devasına da haset etmesidir. 17845
Ahmet Selim | kıskançlık | kıskanmak |
Hasetçi için, başkasının mutsuzluğundan daha hoş ve başkasının mutluluğundan daha katlanılmaz bir şey yoktur. 17838
Baruch Spinoza | kıskanç | kıskançlık | kıskanmak | haset |
Haset, vicdana musallat olmuş bir yılandır. 17837
Mektupçu Agâh | haset | kıskançlık | kıskanmak |
Haset; en verimsiz, en iğrenç hasattır. 17833
Talât Sait Halman | haset | kıskançlık | kıskanmak |
Haset, demokrasinin temelidir. 17832
Bertrand Russell | kıskançlık | kıskanmak |
Haset, çok fena bir illettir. Başkasının muvaffakiyetinden memnun olmaya nefsimizi alıştırmalıyız. 17831
Akil Muhtar Özden | haset | kıskançlık | kıskanmak |
Haset, başkasının balını kedi ağzına zehir etmektir. 17825
Cenap Şahabettin | haset | kıskançlık | kıskanmak |