dört şey ile ilgili güzel sözler
Kitaplar bu dört amaçtan birine hizmet etmelidir: Bilgelik, dindarlık, zevk veya fayda. 27830
John Denham | kitaplar | dört şey |
Dört şey hayır hazinelerindendir: ihtiyacı gizlemek, sadakayı gizlemek, ağrıyı bildirmemek ve musibeti söylememek. 27083
Muhammed el-Bakır | dört şey |
Modern Çağ; Kelime çok, anlam az. Yasa çok, adalet az. Geveze çok, konuşan az. Yürüyen çok, ilerleyen az. 26807
Jim Carrey | çağ | dört şey |
İnsan gibi, ilmin de anâsır-ı erbaası (dört unsuru) vardır. Ağızdan öğrenmek ve anlatmak, gözüyle görmek, kulağıyla işitmek, eliyle yazmak. Bununla beraber, kalbiyle de feyz-i ilahiyi çekecek. 19762
Süleyman Hilmi Tunahan | ilim | dört şey |
Dört şey mutsuzluk belirtisidir; Cahillik, tembellik, kimsesizlik, bayağılık. 17876
Ferîdüddin Attâr | dört şey | mutsuzluk |
Akılsızlık alameti dörttür; ahmağa fikir danışmak, cahile para vermek, dostların öğütlerini dinlememek, dünyadan ibret almamak. 7943
Ferîdüddin Attâr | dört şey | akılsızlık |
Ya alim, ya öğrenci, ya dinleyici ya da ilmi sevenlerden ol. Beşinci olma ki helak olursun. 7688
Hz. Muhammed | dört şey | helak olmak | karışık |
Dünya dört şey ile duruyor, bunlar; alimlerin ilmi, hükümdarların adaleti, Salihlerin ibadeti, cömert kişilerin sehaveti. 7164
Hz. Ali | dört şey |
Talihsizlik nişanı dört tanedir; Ahmağa fikir tanışmak, cahile para vermek, dostların öğütlerini dinlememek, dünyadan ibret almamak. 5404
Ferîdüddin Attâr | dört şey |
Şu dört şeyin küçüğü olmaz; hastalık, düşman, ateş, borç. 4279
Beydeba | dört şey |
Korunması lâzım gelen dört şey vardır; Gözün, dilin, kalbin, heva ve hevesin. 4275
Abdullah Bin Hubeyk | dört şey |
Herkeste olan dört şeyden, dört şey daha meydana gelir; inatçılıktan rüsvalık, öfkeden pişmanlık, kibirden düşmanlık, tembellikten de düşkünlük. 4267
Ferîdüddin Attâr | dört şey |
Hayatın tadı şu dört şeye sahip olmaktır; ev, kadın, güzellik ve zenginlik. 4265
İbnü'l-Mukaffa | dört şey | hayat |
Elden gittikten sonra geri döndürülmesi imkansız olan şeyler dörttür; Ansızın ağızdan çıkan söz, yaydan fırlayan bir ok, olmuş bir kaza, boşuna harcanan bir hayat. 4261
Ferîdüddin Attâr | dört şey |
Dünyanın güçlükleri dörttür; yalnız başına ihtiyarlık; gurbette hastalık; yokluk içinde borç; yolculukta uzun yol. 4259
İbnü'l-Mukaffa | dört şey |
Dört şeyde tehlike vardır; sultana yakınlık, kötülüklerle dostluk, dünya sevgisi, kadın düşkünlüğü. 4255
Ferîdüddin Attâr | dört şey |
Dört şey vardır ki, azının azını hor görmemek gerekir; Yangın, hastalık, düşman ve borç. 4253
Beydeba | dört şey | yangın | hastalık | düşman | borç |
Dört şey sende varsa, dünyada bazı şeyler elinden kaçmış olsa da üzülme; emanete riayet, doğru sözlülük, güzel ahlak, helal kazanç. 4252
Hz. Muhammed | dört şey |
Dört şey geri gelmez; söylenen söz, atılan ok, geçen zaman ve kaçırılan fırsat. 4251
Hz. Ömer | dört şey | söz | ok | zaman | fırsat |
Dört şey devam ettikçe din ve dünya ayakta duracaktır;Zenginler malları ile cömertlik ettikçe;Âlimler, ilimleriyle amel ettikçe;Cahiller, bilmedikleri bilgilerle kibirlenmedikçe;Fakirler, dinlerini dünyalarına satmadıkça. 4250
Hz. Ali | dört şey | din | dünya | zenginler | âlimler | cahiller | fakirler |
Dört şey Arş'ı Azam altındaki hazineden imal edildi. Fatiha, Ayetel Kürsi, Amenerresulihi, inna A'teyna. 4249
Hz. Muhammed | dört şey |
İşte hiç mi hiç kararmayacak dört köz: Övünme, hırs, öfke, bir de yalan. 1800
Geoffrey Chaucer | dört şey |